02 Temmuz 2008

Rumi Forum Kimin?

Yazı masamın başına oturup düşünmeye başladım:

“Nereden başlayayım acaba?”

Çünkü konular birbirine karıştı... Kafam allak bullak oldu...

Hava da sıcak...

Türk edebiyatının önde gelen adlarından Latife Tekin’in Karabük’te başına gelenler, AKP’li Belediye Başkanı Hüseyin Erer’in celallenmesi neyin habercisi sizce?

Dinci faşizmin!..

Latife Tekin, hükümetin enerji politikalarını eleştirince AKP’li başkan durumdan vazife çıkarıp haykırıyor:

“Sen buraya benim paramla geldin, siyaset yapamazsın!..”

Latife Tekin bir anda kendini Sıvas’ta Madımak Oteli’nde sanıyor...

AKP’li başkan izleyicilere gözdağı veriyor bu arada:

“Alkışlamayın onu, boynunuzu kırarım!..”

AKP’li belediye, il, ilçe başkanlarının Anadolu’da terör estirdiklerini, polisleri, öğretmenleri, doktorları, hemşireleri, memurları “bizden değil” diyerek valilere, kaymakamlara baskı yaptırıp sürdüklerini biliyorum.

Türkiye dinci-tarikatçı bir yapıya bürünüyor... Fethullahçı-Nakşi örgütlenme sürüyor...

Fethullah Gülen olayı bir kanıt olarak karşımızda. Fethullah’ın CIA’yla ilişkisi apaçık ortada.

Fethullah Gülen’in Washington’da nasıl örgütlendiği, nasıl etkinlik kazandığı, hazırlatılan raporlarla kesinlik kazanıyor.

Rand Corporation adlı Amerikan düşünce kuruluşunun hazırladığı rapor, “Türkiye’de Siyasal İslamın Yükselişi” başlığını taşıyordu.

Bu raporun tanıtımı ise Fethullah Gülen’in onursal başkanı olduğu “Rumi Forum” adlı kuruluşta yapılmıştı.

***

Fethullah Gülen’in ısmarladığı bu rapor, AKP’ye o denli yumuşak bakıyor ki, insan ister istemez şu yorumda bulunuyor:

“Bu AKP, Türkiye’de demokrasi ve özgürlüklerin simgesi...”

Rapor Pentagon’u yanıltmak istiyordu.

Raporu hazırlayan Stephen Larrabe’yle, “Rand Corporation” uzmanlarından Angel Rabasa ilginç bir açıklama yapmışlardı:

“Raporu yazma düşüncesi Fethullah Gülen’in Rumi Forum’undan geldi. Türkiye’ye gittiğimizde böyle bir rapor hazırlamamız istendi.”

Peki, raporun hazırlanmasını isteyenler kimler!

Medyada, hükümette etkin olan Fethullahçılar...

Böyle raporlar parayla yazılır...

25 milyar dolara egemen olan Fethullah Gülen için para hiç önemli değildir...

Bu işin arkasında ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Eric Edelman da var. Edelman Pentagon’da siyasi işlerden sorumlu müsteşar konumunda.

Fethullahçılar pazarlama işinde bir numara...

Rapora bakarsanız Türkiye’de sinsice İslamileştirme olmuyormuş. Türkiye’nin üçte biri laik, üçte ikisi dindarmış. Sorun laik-dindar çatışmasından kaynaklanıyormuş.

Gördünüz mü oyunu?

Laiklik dindarlığın önünde bir engel midir Türkiye’de?

Okuldan fazla cami var. Ramazanda Türk Silahlı Kuvvetleri’nde sahura kalkar asker. Her kışlada cami, mescit bulunur.

***

Raporda ayrıca, dindarların demokrat, özgürlükçü; laiklerin baskıcı, faşist oldukları vurgulanıyor.

Türkiye’deki dinci partiler ve tarikatlar laikliği “dinsizlik” olarak gösterirler hep. Fethullahçıların Amerikalılara hazırlattığı bu raporda da aynı ifadeler dikkat çekiyor.

İşte Fethullahçıların gerçek yüzü...

Bakın nereden, nereye geldim...

Hâlâ yazı masamın başındayım ve “Nereden başlamalıyım acaba” diye düşünüyorum...

Siyasal İslamın simge adı Fethullah Gülen, Türk edebiyatının simge adı Latife Tekin...

Latife Tekin Karabük’te linç edilebilirdi... Fethullah Gülen’in müritleri ve dinciler başına bir iş açabilirdi...

Türkiye’nin geldiği noktaya bakın..

Hikmet Çetinkaya - Cumhuriyet, 1 Temmuz 2008

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails